AK Parti Yozgat Milletvekili Abdulkadir Akgül, muhalefet belediyelerinden ki işçilere sahip çıktı. Akgül, işçileri Belediye Başkanlarının eziyetlerine bırakmayacaklarını vurguladı.
AK Parti Yozgat Merkez İlçe Başkanlığı kongresine katılmak için geldiği Yozgat’ta belediye işçilerine sahip çıkan AK Parti Yozgat Milletvekili Abdulkadir Akgül, ‘’Yozgatlılar şunu merak etmesin, biz Yozgat’ta kendi arkadaşlarımızı belediye başkanlarının eziyetine maruz bırakmayacağız. Yakında göreceksiniz. Biz arkadaşlarımızı yolda bırakmayacağız, ne dediysek, ne olursa olsun Süleyman Şahan ile birlikte o arkadaşlarımıza verdiğimiz sözü tutacağız, taviz vermeyeceğiz yanınızdayız ve yanınızda olmaya devam edeceğiz’’ dedi.
BU DAVA DUALIDIR!
Akgül, yaptığı konuşmada şunları söyledi; Bizler büyük AK Parti ailesiyiz, yol arkadaşlarıyız, aynı yola baş koyan inanmış dava erleriyiz. Bu vesileyle 23 yıldır ışığı hiç sönmeyen AK Parti'mizin başarısı için ter dökmüş ve hala ter döken siz kıymetli yol ve dava arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Var olun, sağ olsun, her daim muzaffer olun. Parti üyelerinden, sandık müşahitlerine, İl Genel Meclisi Üyelerinden, Belediye Meclis Üyelerine, Kadın ve Gençlik Kollarından, Ana Kademe Yöneticilerine, İlçe Başkanlarından, İl Başkanlarına, Meclis Başkanlarından, Belediye Başkanlarına,
Milletvekillerinden, Bakanlarına, Önceki yöneticilerinden, şimdiki yöneticilerine, hepimizin omuzunda bu kutlu milletin ve bu kutlu davanın sorumluluk yükü vardır. Bu yük ağırdır; sadece millet sevdalılarının taşıyabileceği bir yüktür. Birileri hamaset siyasetine bel bağlayıp, lafla peynir gemisi yürütmeye çalışabilir. Bizlerin durmaya, yorulmaya, boşvermeye, aman demeye hakkı da yoktur, lüksü de yoktur. Bu dava kutludur, bu dava dualıdır. Şahsi çıkarları için siyaset yapanları içinde barındırmaz. Kendi ikbalini milletin ikbalinden önde tutanları söküp içinden atıverir. Bu yüzdendir ki; AK Parti'miz hesabilerin değil hasbilerin kol kola yürüdüğü güçlü bir harekettir. Sizlerle omuz omuza, kol kola yürüdüğüm için Allah'a hamd ediyorum. Biz diz çökersek; ümmet çöker, biz düşersek; mazlum, mağdur düşer, biz yorulduk dersek; millet nefessiz kalır, biz yıkılırsak; Türkiye paramparça olur. O yüzden diyorum ki surda gedik açılmasına tahammül gösteremeyiz. Fitneye, fesata, yalana, dolana, talana, dedikoduya prim vermeyiz. Dünde, bugünde, yarında; amasız, fakatsız, lakinsiz bir birimize sımsıkı sarılarak yolumuza emin adımlarla ilerleyeceğiz. Az laf çok iş üretmeye devam edeceğiz. Milletimizle kurduğumuz gönül köprülerini sağlamlaştırarak dikenli yolları, gül bahçelerine dönüştürmeyi sürdüreceğiz. Rabbim bizleri milletimize mahcup etmesin. Rabbim bizleri Kızılelma hedefinden saptırmasın. Rabbim hasbi niyetle yol yürüyen Cumhur İttifakımızın Türkiye Yüzyılı hedefini payidar kılsın. Çeyrek asır. 100 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nin dörte birlik zaman dilimi..
Bir başka deyişle tam tamına 23 yıl. Hasta adam olarak adlandırılan Osmanlı'nın çöküşü sonrası çömez görülen yeni Türkiye Cumhuriyetine. 1 asırlık Türkiye Cumhuriyetinden çeyrek asra sığdırılan 1 asırlık yükseliş dönemi. İşte bunun adı AK Parti. Hepimizin bir fidan misali büyütüp çınar yaptığımız kutlu davamız. Ne kadar gurur duysak, ne kadar övünsek azdır. O zaman gür bir sesle diyelim ki; AK Parti'miz ile, liderimiz Recep Tayyip Erdoğan ile durmak yok yola devam. Yozgat bizim aşkımız, sevdamız. Bu topraklara hizmeti bende, kardeşim Süleyman'da bir borç görüyoruz bu minvalde de çalışıyoruz. Sorumluluğumuzun farkında olarak kendimizden, ailemizden fedakarlık ederek güç birliği yapıp Yozgat'ımız için Allah şahit koşturuyoruz. İşte geçtiğimiz hafta Yozgat Şehir Stadyumu için verilen müjde inanın bunun eseri. Yozgat'ın hakkını hukukunu koruyor, hükümetin vermiş olduğu yatırımlardan aslan payını almak adına ön sıralara da yer almaya gayret ediyoruz.
ORTADA BIRAKMADIK!
Ortada kaldı denilerek yaygara yapılan stadyum için protokolleri imzaladık. Tekrardan hayırlı ve uğurlu olsun. Buradan bu vesileyle bir kez daha ifade etmek istiyorum ki AK Parti'mizin hiç bir başladığı eser yarım kalmaz. Yanı başımızda Çorum bizim için en bariz örnek. Yozgat'a gelen yatırımları boy boy irdeliyorlar ve kıskanıyorlar. Gazete manşetlerini her gün Yozgat ile kıyas haberleri süslüyor. Tabi bir gerçek daha var. Yozgat Reis-i Cumhurunu çok seviyor, liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'da Yiğitler Şehir Yozgat'ımızı çok seviyor ve her daim ayrı tutuyor. Bu sevgi kuru kuruya da değil. AK Parti öncesi "Cezalı Şehir" denen Yozgat'a yolu bir fazla gören zihniyetten bugün Devlet yatırımlarının en fazla yapıldığı il haline geldik. Bu inkar edilemez, bu görmezden gelinemez. Buyurun AK Parti ne yaptı diyenlere gururla bir kez daha hatırlatalım: Bacasız Fabrika olan ve her geçen günü büyüyen Bozok Üniversitesini biz yaptık. Yalnızca Büyükşehirlerde olan Türkiye’nin ilk şehir Hastanesini, Tıp Fakültesi Hastanesini biz yaptık. Cumhuriyet Tarihinin en büyük yatırımı Hızlı Tren'i biz yaptık. Polis Okulu, Diyanet Eğitim Merkezi, Adalet Eğitim Merkezi, Et ve Süt Kurumu, Adalet Sarayları, Emniyet Binaları, Okullar, Yurtlar, İlçe Devlet Hastaneleri, Duble yollar, Gençlik Merkezleri, Statlar, Spor Salonları, İl ve ilçelerde binlerce TOKİ konutları, Millet Bahçeleri, Hükümet Konakları, Cezaevleri, Barajlar, Göletler, Sulama Kanalları, OSB’leri yine biz yaptık. KÖYDES ve BELDES ile köylere kadar uzanan hizmet kervanı, AK Belediyecilikle Yozgat ve ilçelerinde yüzlerce şehirleşme alanında atılımları da biz yaptık. Şine bir yeni mega proje olan Havalimanını da biz yapıyoruz. Daha sayamadığım yüzlerce projeyi yapmak Allah'a hamd olsun AK Parti'mize nasip oldu.
İFTİHAR EDİYORUZ
Arabaya binin Yozgat'ı karış karış gezin 23 yılda Yozgat'ın her karış toprağında AK Parti hizmetleri görmek mümkündür. Tabi kimilerinin gözleri var görmez, Kulakları var duymaz, Ağızları var gerçekleri konuşmaz. Ama benim hemşehrilerim hamdolsun gerçekleri görüyor, biliyor ve takdir ediyor. İftihar ediyoruz, gurur duyuyoruz, eser ve hizmetlerimizle yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır diyoruz. Terör belası malumunuz ülkemizin önünde 40 yıllık bir bela. Devletimiz kararlılıkla mücadelesini sürdürüyor. Nice yiğitlerimiz bu uğurda can alıyor can veriyor. Demokrasi kisvesi altına gizlenenler ise kayyum atamalarını bir domokrasi katliamı olarak nitelendiriyor. Devletin el çektirdiği bir seçilmiş belediye başkanı dağdaki hain bölücü Karayılan'ın yeğeni, diğerleri terör örgütü mensuplarıyla iştirakli. Ne yapacak Devletimiz görmezden mi gelecek?
Peki PKK hopluyor da CHP'ye ne oluyor. Hele hele işi belediyecilik olması gerekirken telaşla Kayyum savunuculuğuna bürünen İmamoğlu'ya ne oluyor? Tabi diğer yandan da Sayın Cumhurbaşkanımız Kırgızistan'daydı. Karşılama törenini gördünüz değil mi? Türk coğrafyasının umudunun resmiydi o görüntüler. Peki CHP ve İmamoğlu Kayyum savunuculuğu yaparken Reis ne yapıyordu. Ben söyleyeyim. Türk'ün Birliği için en somut adımları atıyordu. Artık 8 Türk Devleti tek bir bayrakta, tek bir alfabede olmak için buradayız dedi. Bu Turan Birliği'nin de ilk adımı oldu.
Yukarıda da dedim. Buradan Bozok Yaylasından milletimizin engin ferasetine sesleniyorum. başka Erdoğan yok. Başka Türkiye yok. Bir olalım, iri olalım, diri olalım hep birlikte kardeş olalım, hep birlikte yola devam edelim. İhsan ÇELİKKAYA