Yozgat İl Sağlık Müdürü Dr. Fatih Şahin, 4 Mart Dünya Obezite Günü’nün, toplumda farkındalık oluşturmak ve obeziteyle mücadelede dikkat çekmek adına büyük bir fırsat sunduğunu belirtti. Dr. Şahin, sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivitenin obezite ile mücadeledeki kritik rolüne değinerek, obeziteye karşı yürütülen programlar ve alınması gereken önlemler hakkında bilgilendirme yaptı.

Şahin, yaptığı açıklamada, obezite ile mücadelede en önemli iki unsurun sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivitenin artırılması olduğunu ifade etti. Ayrıca, Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı çerçevesinde 2010 yılından itibaren uygulamaya başlanan "Yetişkin ve Çocukluk Çağı Obezitesinin Önlenmesi ve Fiziksel Aktivite Eylem Planı"nın güncellenerek devam ettiğini söyledi. Bu programın, obezite oranlarını düşürmeye yönelik etkili bir araç olduğunun altını çizen Dr. Şahin, aynı zamanda “Türkiye Diyabet Programı” ve “Türkiye Aşırı Tuz Tüketiminin Azaltılması Programı” gibi projelerin de sağlıklı beslenme ve obezite ile mücadeleye katkı sağladığını vurguladı.

Fazla kilolu ve obez bireylerin, doğru beslenme bilgisi edinmek ve diyet tedavisi almak için İlçe Sağlık Müdürlükleri, Toplum Sağlığı Merkezleri ve Sağlıklı Hayat Merkezleri gibi yerlerde verilen beslenme/obezite danışmanlığı hizmetlerinden yararlanabileceklerini vurgulayan İl Sağlık Müdürü Şahin, halkın bu hizmetlere başvurarak sağlıklı yaşam yolunda önemli adımlar atabileceğini kaydetti.

Obeziteyi önlemek ve beslenme ile ilişkili kronik hastalıkların gelişimini engellemek amacıyla sağlıklı beslenme kültürünün edinilmesinin büyük önem taşıdığını ifade eden Dr. Şahin, toplumda bu konuda farkındalık yaratmanın temel adımlardan biri olduğunu vurguladı. Dr. Şahin, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının küçük yaşlardan itibaren kazandırılması gerektiğine dikkat çekerek, sağlıklı bir yaşam için takip edilmesi gereken bazı temel önerileri de sıraladı:

Vücut Ağırlığı Takibi: Küçük yaşlardan itibaren vücut ağırlığı, kan basıncı, kan şekeri ve kan yağları gibi sağlık göstergeleri izlenmeli ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırılmalıdır.

Beden Kütle İndeksi: Beden kütle indeksinin 20,0-24,9 kg/m² arasında olması gerektiği hatırlatıldı.

Sağlıklı Besin Seçimi: Besin çeşitliliği artırılmalı ve her öğünde besin gruplarından gereksinim kadar tüketilmeye özen gösterilmelidir.

Yağ ve Şeker Tüketimi: Doymuş yağlar yerine bitkisel sıvı yağlar tercih edilmeli, şeker alımı azaltılmalı ve şekerli içeceklerden kaçınılmalıdır.

Düşük Glisemik İndeksli Besinler: Glisemik indeksi yüksek olan besinler yerine, esmer ekmek, bulgur pilavı gibi daha düşük glisemik indeksli alternatifler tercih edilmelidir.

Düzenli Su Tüketimi: Günde en az 8-10 su bardağı su tüketilmesi gerektiği vurgulandı.

Sağlıklı beslenme kadar, fiziksel aktivitenin artırılmasının da obeziteyle mücadelede büyük rol oynadığını kaydeden Dr. Şahin, düzenli egzersiz yapmanın, kalp sağlığından kemik sağlığına kadar pek çok fayda sağladığını ifade etti. Haftada en az iki kez balık tüketilmesi, aşırı protein tüketiminden kaçınılması ve hazır paketli ürünlerin tüketiminin sınırlandırılması gerektiği önerildi.

Dr. Fatih Şahin, obezite ile mücadelede herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini belirterek, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının sadece bireylerin değil, toplumun geneli tarafından benimsenmesi gerektiğini söyledi. Bu konuda devletin yürüttüğü sağlık programlarının yanı sıra bireylerin kendi yaşam biçimlerinde de sağlıklı değişiklikler yaparak, obezite ve beraberinde getirdiği sağlık sorunlarıyla mücadele etmeleri gerektiğini vurguladı. Zeynep ERASLAN