"GLUTENSİZ TAHIL: KİNOA"

"GLUTENSİZ TAHIL: KİNOA"

Dünya nüfusu arttıkça tahıl tüketimi de bununla birlikte artmaktadır. Nüfusun artışı ve tahıllara yönelik ilgi ile farklı tahıl çeşitleri de tüketilmeye başlanmıştır.

Yeni tahıl türlerinden olan kinoa ülkemizde de gittikçe popülerliği artmaktadır. Bildiğimiz buğday, çavdar, arpa gibi tahıllar ve bunların işlenmiş halleri bazı insanlarda rahatsızlıklara neden olabilmektedir. Bu rahatsızlıklardan birisi olan Çölyak hastalığı, glutene karşı hassasiyet nedeniyle bağırsakta meydana gelen emilim bozukluğu olup, bu hastalığın en önemli özelliği; yaşam boyu sürebilen tek gıda alerjisi olmasıdır. Beslenmeye dayalı bu genetik rahatsızlıklar da nişasta bazlı, glüten içermeyen gıdalar tercih edilmektedir. Kinoa da glutensiz bir tahıl olarak hem çölyak hastaları için hem bağırsaklarında intolerans olan bireylerde hem de eliminasyon diyetlerinde oldukça kullanılan bir tahıl benzeri üründür.

Kinoa omega 3 ve omega 6 yağ asitleri içermesinden de kaynaklı oldukça sağlıklıdır. Aynı zamanda lif içeriği ile diyetlerin güzel bir parçasını oluşturmaktadır.

Amaranthaceae familyasına ait bir tür olup Güney Amerika’daki tarihçesi çok eskilere dayanmaktadır. Arkeolojik çalışmalar kinoanın M.Ö. 3000 yılından beri yetiştirildiğini, daha öncesinde ise doğadan toplanarak kullanıldığını göstermektedir.

Besin değeri diğer tahıl grupları ile kıyaslandığında ise protein içeriği olarak kinoa en yüksek tahıldır. Çok iyi bir protein kalitesine sahiptir ve % 8- 22 arasında protein içerebilir. İçeriğindeki protein ve esansiyel aminoasitlere baktığımızda kalite bakımından süte çok benzerdir. Tahıllarda düşük gözlemlenen lisin aminoasidi de kinoa da oldukça zengin bulunmaktadır.

Kinoa, esansiyel doymamış yağ asitlerince de zengin bir içeriğe sahiptir, yağ dağılımı olarak soya yağına benzemektedir. Diyete eklendiğinde kinoa tohumlarının total serum kolesterol, LDL ve trigliserit seviyelerini azaltarak hipokolesterolemik etki gösterdiği ve HDL seviyelerinin düşmesini engellediği rapor edilmiştir. Aynı zamanda kinoa taneleri oldukça yüksek miktarda biyoaktif bileşikleri polifenoller, saponinler flavonoidler ve fenolik asitler içermektedir. Kinoa, E ve B vitaminleri (özellikle de folik asit) bakımından da önemli bir besin kaynağıdır.

Kısacası kinoa çeşitli hastalıkların riskini azaltmayı amaçlayan bir "fonksiyonel gıda" örneğidir. Fonksiyonel özellikleri, beyin nöron işlevlerinde özellikle hücre zarını koruyarak insan sağlığına ve beslenmesine güçlü katkıda bulunabilen; vitaminler, mineraller, yağ asitleri ve antioksidan içeriklerinden dolayıdır. Kinoa mineralleri enzimler için kofaktör görevi görür. Kinoa ayrıca insan beslenmesi için diğer bitki gıdalarına göre avantaj sağlayan fitohormonları da içermektedir.

Kinoanın en önemli özellikleri, gluten içermemesi ve oldukça yüksek besleyici değere sahip olmasıdır. Kinoa, glutensiz diyet ile hayatlarını idame etmek zorun olan ve sayıları günden güne artan Çölyak hastası bireyler için oldukça güzel bir alternatif üründür.

Hiperglisemi ve insülin direnci olan bireylerde de içerdiği fitoekdisteroitlerin sayesinde tedavisinde etkili olduğu gözlemlenmiştir. Bundan dolayı kinoa direkt zayıflatır diyemeyiz ancak obez bireyler için alternatif olarak kullanılıp fayda alacağı fonksiyonel bir gıdadır.

Sonuç olarak dünya nüfusundaki artış ve tahıllara olan ilgi ve tüketim ile ülkemizde de tüketimi artan kinoa hem glüten intoleransı olan bireylerin ya da Çölyak hastalarının rahatça tüketmesi adına hem de insülin direnci, Metabolilk Sendromu olan bireyler ve Obez hastalar içinde tahıl tadını veren ve tedaviye yardımcı bir fonksiyonel gıda olarak kullanılmaktadır.

Kinoa ile salatalar, çorbalar, ekmekler hatta tatlılar bile yapabilirsiniz ve sindirim rahatsızlığı çekmeden gönül rahatlığı ile tüketebilirsiniz.

 

Powered by Froala Editor