Yozgat Haber Gazetesi Yozgat'tan Güncel, Son Dakika Yozgat Haberleri

Böyükata: "Üniversite şehrin elli yıl sonrasını da düşünmelidir"

Bozok Üniversitesi Rektör Adayı Mustafa Böyükata, Yozgat2ın ve üniversitenin geleceğinin beraber düşünülmesi gerektiğini vurguladı.

Böyükata: "Üniversite şehrin elli yıl sonrasını da düşünmelidir"
Uzun vadeli düşünmek gerekir. Yozgat’ın elli yıl sonra, belki yüz yıl sonra nerede olacağını ve olması gereken yerin neresi olduğunu düşünmek, başta üniversitenin görevidir.Modern dünyanın ve içinde yaşadığımız bilgi toplumunun asırlar öncesinden ortaya konan öngörü ve planlı çalışmalara bağlı olarak değiştiğini biliyoruz.Devlet politikalarını iyi bilmek, akademik çevrelerde ele almak, güncel konuları ve geleceğe dönük stratejileri kritik etmek ve tartışmaya açmak için üniversiteler en doğru yerlerdir. Türkiye’nin 2023 hedefleri iyi anlaşılmalı ve 2071 hedefleri iyi kurgulanmalıdır. Üniversiteler bu bağlamda çalışmalarını sürekli ve düzenli biçimde yapmalıdır.  Her üniversite bulunduğu şehre özgü detaylı ve uzun vadeli çalışmalara da odaklanmalıdır.Yozgat özelinde baktığımızda, bölgede tarım, hayvancılık, arkeoloji, yer altı zenginlikleri, termal, doğa ve ilgili potansiyellerin bilimsel anlayış ve metodoloji ile ele alınması ihtiyacı bulunmaktadır.Ankara - Sivas güzergahında planlanan hızlı tren hattı üzerinde bulunan Yozgat, mevcut kara yolu yanı sıra öngörülen hava alanı yapımı ile alternatif ulaşım imkanlarına da kavuşacaktır. Yozgat ve yöresi hızlı gelişim potansiyeline sahiptir. Bu bağlamda uzun vadeli bakış açısı ve kalıcı çözüm arayışının Yozgat Bozok Üniversitesi içerisinde öncelikli politikaya dönüştürülmesi gerekir.Etkinlik fikrini geliştirip düzenlediğimiz ve moderatörlüklerini de üstlendiğim, 2015 yılındaki "Birinci Yozgat Potansiyelleri Paneli: Arkeometri ve Turizm", 2016 yılındaki "İkinci Yozgat Potansiyelleri Paneli: Konaklarımız" ve 2017 yılındaki "Üçüncü Yozgat Potansiyelleri Paneli: Arkeolojik Zenginliklerimiz" isimli panel toplantıları, halen pek çok konunun ciddiyetle ele alınmaya değer olduğunu göstermiştir.Ayrıca Yozgat il merkezinde ve ilçelerde gönüllü olarak düzenlediğimiz eğitim etkinlikleri, toplumsal hizmetlere dönük seminer, konferans ve diğer bazı çalışmalarım sonucunda, üzerinde yoğunlaşılması gereken, incelemeye değer, gelişime açık imkanların olduğunu gözlemledim. Proje tabanlı yaklaşımlar ile yapılacak çalışmaların, ne denli önemli olduğu çok açıktır.Uzun vadeli hedefleri düşünüp, bunların planlamalarını kim yapacak? Bir şehrin geleceğini kim düşünmek zorunda? Ekonomik hayatın içerisinde, sektörde, sahada ve uygulamada halihazırda yer alanların ve bulunmak isteyenlerin, riski yüksek olan uzun vadeli çalışmalara yönelmeleri mümkün mü? Kamu kaynaklarını kullanan, devlet imkanlarını kullanan, halkın değer verip saygı duyduğu bir üniversiteden, bu yöndeki beklentiler nelerdir? Bütün bu soruların muhatabı üniversite değil midir?Dünya’da olup bitenleri izleyerek, yeni modelleri ülkenin kalkınma çabalarına katkı verecek şekilde, bulunduğu şehre adapte etmek il başta üniversitenin sorumluluğundadır. “Kümelenme Modeli” Türkiye için yeni sayılabilecek bir konudur. Rekabet içerisinde bir dayanışma atmosferi inşa edilebilir.  İster aynı iş kolundan olsun, isterse benzer iş kolunda faaliyet gösterenler olsun, birbirine yakın yerlerdeki üretici firmaların, aralarında işbirliği yahut rekabet halinde olsalar dahi, onları destekleyici firma ve kurumların bir araya geldiği bir çalışmayı yapmak lazım. Bu model pek çok ülkede başarıyla hayata geçirilmiştir.Önceki yıllarda “Kümelenme Modeli” konusunda da Yozgat'ta üniversite içerisinde toplantılar düzenlemiştik. Günümüz dünyasının rekabetçi ortamında, kalkınmaya dönük yeni modellere duyulan ihtiyaç ortadadır. Bu durum “Kümelenme Modelini” de ülkemiz için önemli kılmaktadır. Önceki yıllarda çalışmalar yapılarak, gerçekleştirilen düzenlemeler sonunda yasal bir zemine oturtulmuştur.Bu değerlendirmeler ışığında, bölgenin mevcut potansiyellerinin tematik biçimde ele alınması gerekmektedir. Yapılacak analizler ile güçlü sektörlerin ve alanların, gerçek veriler üzerinden akademik bir yaklaşımla belirlenmesi, akabinde de izlenmeye değer yol haritalarının oluşturulması önemlidir.Uzun vadeli bir iş olduğunun bilincindeyiz. Fakat bir başlangıç yapmak zorundayız. Onun için “Yöresel Potansiyellerin Analizi ve Kümelenme Altyapısının Oluşturulması” başlığı altında geliştirip uygulamaya koyabileceğimiz bir projenin çok faydalı olacağına inanıyorum.Böyle bir proje ile Yozgat Bozok Üniversitesi, gerçekçi yaklaşımların uygulamaya geçirilebilmesi yönünde önemli ve yeni bir alana yönelmiş olacaktır. Kümelenme konusunda farkındalık ve bilinçlenme temin edilebilecektir. Lisans ve lisans üstü düzeyde her kademeden öğrencilerin sahaya inerek gerçek problem, sorun ve ihtiyaçlar üzerinden araştırma yapmaları özendirilecektir. Öğrencilerin ve genç araştırmacıların bölgede yeni projeler başlatma becerileri kazanmalarına da destek sağlanmış olacaktır.Yozgat ve yöresinde yerele özgü varlık ve potansiyellerin akademik yaklaşımla analizini yapmak, güçlü sektör ve alanlara dönük kümelenme farkındalığını ve bilincini artırarak, kümelenme altyapısını oluşturmak mümkün olacaktır. İçeriden ve dışarıdan akademik birikimin bölgeye aktarılması gerekir. Yozgat Bozok Üniversitesi kurumsal kapasitesini bu yönde mutlaka değerlendirmelidir.
...

İçerik sonu

Getirilecek haber bulunamadı.

Sonraki